Erol Sarıdoğan, Osmanlı İmparatorluğu döneminden beri aşçılarıyla ünlü olan Bolu Mengen’de doğup, İstanbul’da büyüdü. Yemek pişirmenin bir aile geleneği olduğu Sarıdoğan’ın ailesinin bu konudaki yaklaşımı, şefin kariyer yolunu çizmesinde oldukça etkili olmuş.

 

Sarıdoğan’ın profesyonel kariyeri, 15 yaşında İstanbul’da küçük bir cafe’de Aşçı Yamağı olarak çalışmasıyla başladı. İlk fine dining tecrübesi olan Citron Restoran’da Avrupa usülü pişirme yetilerini geliştiren şef, daha sonra 2002 yılında Dünyanın En İyi 50 Restoranı listesinde 39.sırayı alarak, listeye Türkiye’den giren ilk restoran olan Changa’ya geçti. Ardından askerliğini tamamladıktan sonra İstanbul Moevenpick Hotel’de çalışmaya başlayan Sarıdoğan, 2008 yılında Chaine des Rotisseurs tarafından Türkiye’nin en iyi genç şefi seçilerek Paris’te ülkesini temsil etti.

 

İsviçre’deki 1 Michelin yıldızlı Ristorante Santabbondio’da da çalışma şansı bulan Erol Şef, Türkiye Aşçılar Milli Takımı’nın üyesi olarak, ülkemizi pek çok uluslararası yarışmada temsil etti.

 

Le Méridien İstanbul Etiler’de çalışmaya başlamadan önce Moevenpick Otel İstanbul bünyesindeki Azzur Restoran’da görev alan Sarıdoğan, Türk ve Akdeniz mutfağına karşı ortaya koyduğu yalın, modernist ancak sınır tanımayan yaklaşımıyla fark yaratıyor. Net ve açık lezzetler yaratmak üzere, her zaman en taze malzemelerle çalışan Sarıdoğan, dünyadaki yemek trendlerini yakından takip ediyor, yaptığı araştırmalar ve seyahatlerle daima yeni ilham kaynakları keşfediyor. Sarıdoğan 2017 yılının kasım ayında Usta Meze iş fikrini geliştirmeye başlamıştır. 2020 senesinde Le Meridien İstanbul Etiler otelindeki Executive Chef görevinden ayrıldıktan sonra ortağı Elçin Ece Erginöz ile Usta Meze’de yöneticilik görevini sürdürmektedir.